Geride Kalan 7 Maçtan 7 Önemli İstatistik

Lakers 2020-2021 sezonunun onda birini tamamlamış durumda. Şu anda 5-2’lik bir G/M istatistiğine sahip olan ekibimizde işler oldukça iyi görünüyor. Şampiyonluk unvanını korumaya çalışan Lakers için sezonun şu ana kadar gelinen kısmında 7 önemli istatistik öne çıkıyor. Gelin beraber bu istatistiklere bir göz atalım…

Sezona 5-2 başlamanın önemi: Tarih tekerrür edecek mi?

Daha önce Lakers tarihinde sezona 5-2 başlayan 12 takım olmuş. Bu 12 takım da sezon sonunu playoff potasının içinde tamamlamış. Fakat bu ilginç istatistik sadece playoff’a girmekle kalmıyor (zaten Lakers’tan playoff yapmamasını beklemek bir hata olurdu) ve daha da ileri gidiyor…

Playoff yapan 12 takımdan 10 tanesi sezon sonunda Batı Konferansı Finalleri’ni de geçerek finale ulaşmayı başarmış. Finale ulaşamayan iki takımdan ilki Shaq ve Kobe’nin Lakers forması ile ilk sezonlarını geçirdiği 1996-97 sezonu (Lakers o sezon ikinci turdan elenmişti), ikincisi de Wilt Chamberlain’in emekli olduğu ve Jerry West’in de son sezonunu geçirdiği 1973-74 sezonuydu (Goodrich kariyer sezonunu geçirse de LAL maalesef ilk turda elenmekten kurtulamamıştı). Final yapmayı başaran 10 takımdan ise sadece 4’ü şampiyonluğu elde edebilmişti.

Bu çok iyi bir istatistik gibi görünmese de en azından 1/3 oranında şampiyon olma ihtimali ve %83 oranında final yapma şansımız gözüküyor. Örneklem sayısının küçüklüğü ve diğer değişkenlerin denkleme katılmamasını da göz önüne alırsak, eğer bu sezon Lakers finallere çıkarsa takımın bu düşük yüzdeyi yükseltmek için (%33) yeterli tecrübeye ve yeteneğe sahip olduğundan kimsenin şüphesi yok.

Lakers’ın hücum istatistikleri

1. Lakers, Nets’in ardından tüm ligdeki en iyi net %TS oranına sahip takım konumunda bulunuyor

Örneklem boyutunun küçük olduğunu tekrar etmek gerekse de zirvede finalde karşılaşması kuvvetle muhtemel olan bu iki takımın olması hiç de şaşırtıcı bir durum değil. Nets +0,72 net %TS yüzdesiyle şu an için birinciliğini korusa da ikinci pozisyonda bulunan ekibimiz +0,65 net %TS ile rakibimizin hemen arkasında bulunuyor.

True shooting’in (TS) oynanan basketbolu doğru değerlendirebilen bir istatistik olduğunu son 10 şampiyondan 8’inin, sezon sonu net %TS sıralamasında ilk dörtte bitirdiği bilgisi ile daha iyi kavrayabiliriz. İlk dörtte bitiremeyen iki takımın da ilginç bir ortak noktası bulunuyor: İlki 2015-16 Cavs (6.) ve ikincisi de 2019-2020 Lakers (9.). Her iki takımın en iyi oyuncusunun da LeBron James olduğu herkes tarafından kabul görecek bir fikirdir diye tahmin ediyorum.

2. Lakers net hücum rating’inde (+11,1) ligde ikinci sırada bulunuyor

Lakers’ın ilk 7 maçın sonunda ikinci olduğu bir başka istatistik de net hücum puanı oldu.

+11,1 ORtg’nin oldukça yüksek bir oran olduğunu hatırlatmak gerekiyor. Her ne kadar bu alanda Milwaukee Bucks’ın altında kalınsa da (+13,5) son dönemlerde böyle bir ORtg’ye sahip olabilmek sık görülen bir durum değildi ve bunu tüm sezon devam ettirebilmek oldukça zorlu bir görev olacak.

Lakers’ın sahip olduğu ORtg’nin önemini daha açık bir şekilde anlatmak gerekirse, son 10 yıl içinde +10 ORtg’nin üzerinde sezonu tamamlayan sadece 4 takım bulunuyor: Warriors x3 (2014-15, 2015-16, 2016-17) ve Spurs (2015-16).

3. Lakers, 3 sayı isabeti yüzdesinde %40.6 ile lig üçüncüsü 

Eğer bu istatistik sezonun geri kalanında devam ettirilebilirse (+/-1,5 % ile) Lakers’ın takım olarak en az bir üst seviyeye çıkacağından hiç şüphemiz olmayacak ve maçları kazanmak çok daha kolay hale gelecek. Böylece LeBron ve Davis ikilisini playoff’lara saklamak için daha fazla zaman olacak.

Geçtiğimiz sene Lakers, sezonu %34,9 üçlük isabeti ile bitirmişti ki bu da onları ligde 21. sıraya koymuştu. Buna ek olarak Lakers, geçen sezon oynadığı ilk 7 maçta %31,7 üçlük isabeti bulabilmişti.

Şu anda Lakers’ın geçtiğimiz seneden hücum anlamında çok daha iyi göründüğünü rahatlıkla söyleyebiliriz. Umarız ki bu performans sezon sonuna kadar istikrarlı bir şekilde devam edebilir.

Lakers’ın savunma istatistikleri 

1. Lakers, rakiplerine en çok üçlük izni veren 4. takım olsa da üçlük isabetinde sondan 6. sırada bulunuyor

Şu anda Lakers’ın perimetredeki savunması yeterli seviyede gözükmese de koç Vogel’ın sürekli olarak yeni rotasyonlar deniyor olması ve tüm bunları kadrodaki en iyi perimetre savunmacısı olan Alex Caruso’dan bağımsız deniyor olması, şu anda öne çıkan bu sorunun ileriki dönemler için düzeleceğine işaret ediyor.

Lakers bu alanda çok kötü olmasa da maç başına izin verilen üçlük sayısının düşmesi gerekiyor. İyi yandan bakmak gerekirse, rakipler bu denemelerden sadece %32.7 isabet bulabiliyorlar.

2. Lakers, rakiplerine ribaunt vermiyor

Her ne kadar JaVale McGee ve Dwight Howard’ın takımdan ayrılmasının ardından takımdaki ribaunt gücünün biraz azalacağı belli olsa da Lakers şu ana kadar ribaunt konusunda hiç de fena bir iş çıkarmıyor.

Rakipler, Lakers’a karşı ribauntlarının %46,4’ünü alıyor ki bu oran da ligin en iyi dördüncüsü derecesi olarak kayıtlara geçiyor. Daha iyisi de Lakers rakiplerine maç başına ortalama 42,3 ribaunt vererek bu istatistikte de lig ikincisi konumunda bulunuyor. Ribaunt, özellikle playoff’larda oldukça önemli bir parametre olarak karşımıza çıkıyor ve Lakers da bu alanda elit bir kadroya sahip durumda.

3. Lakers rakiplerinin faul kullanma oranında en düşük  4. dereceye sahip

Basketbol maçlarını kazanmanın önemli bir yanı da çok fazla faul yapmamak ve rakiplerinin serbest atış çizgisinde kolay bir şekilde sayı bulmasını engellemek. Neyse ki, Lakers bu sezon faul yapmama ve rakiplerinin serbest atış çizgisine ulaşmasına izin vermeme konusunda oldukça iyi durumda.

Rakiplerin serbest atış oranı (denenen şut başına atılan serbest atışı gösterir) sadece% 20,5. Bu da, Lakers’a ligin en düşük dördüncü sırasını veriyor. New Orleans Pelicans’ın yanı sıra Utah Jazz ve Oklahoma City Thunder’ın ardından dördüncü sırada bulunan ekibimiz, ilk 7 maçın ardından hem savunma hem de hücum anlamında oldukça etkileyici performanslar sergiliyor.

Şuradan çeviri: https://lakeshowlife.com/2021/01/04/los-angeles-lakers-stats-7-games/