Şampiyon olduğumuz yılki takımdaşlık keyfini bir daha kolay kolay göremeyiz. Bir sürü toksik karakteri adam edip, klişe tabirle kolej havasına sokup, üstüne nefffis savunma yaptırmıştı. Tutmuş bir yapı üzerinde aşırı gereksiz bir şımarıklığa giderek bir çuval inciri berbat ettik. Hem hocayı kendi stilinin dışına itmek zorunda kaldık, hem de önceki sezon faydalı olan birçok mütevazı kontratlı ismi kaybettik. Tüm bu handikaplara rağmen hoca da kendi potansiyelinin altında kaldı, daha iyisi mutlaka olurdu, ona itiraz edemem elbette. Diğer yandan böyle uyumsuz ve kötü karakterlerden oluşan bir ekibi, başka bir koç ne kadar yukarıya taşıyabilirdi? O konuda da çok optimist değilim.
Her neyse, bir şekilde şartlar oluştu ve ayrılık kararının alınması gereken bir noktaya geldik. Sorunların asıl kaynağı göz ardı edildikçe, daha başka koçlar da yollanır. Bu karar haklı bir karar olabilir ama arkadaşların söylediği gibi kolaycılığa kaçan bir karar.
Ne olursa olsun Pat Riley ve Phil Jackson'dan sonra şampiyon olan ilk kişi olmak baya bir şeydir. Ben uzun vadede kendisini iyi hatırlayacağım. Teşekkürler koç.